TÜRK HALK OYUNLARI
KATALOĞU HOPPALA PAŞAM:
Bizde annelerin
bebeği oyalamak üzere 3 - 5 perdeden, tartımla ve kendine has ve ses
tekerlemesiyle söyledikleri bir deyiş ki, pek yaygın olan göreneğin
alışkanlığına göre üç kelimeliktir: "Hoppala paşam hoppala". İki kelime
hoplatmak fiilinden mülhem (İlham alınmış) olmakla oyun kalgımasını
(oynanmasını) ifade ve telkin edicidir. Başlangıç deyimine
aynı ezgi ve tartımda irticalen (doğaçlama) diğer mısralarında koşulduğu olur:
"Pek nonoştur maşal'... İyi olur inşall'..." gibi. Bu tekerlemenin oynatma
unsuru, içindeki "hoppala" kelimesinden ibaret de değildir. Güleryüzlü anne veya
onun vekili bu sözlerin tartımına göre bebeği iki el üstünde havaya doğru tekrar
tekrar ve evire çevire kalgıtıp (kaldırıp) indirir. Bu esnada tutan bir elin
parmakları, küçüğün (bebeğin) buduna yine tartıma göre usul usul vurur. Bebek,
bu hareketi tebessümle karşılamayı ve ağlıyorduysa susup keyiflenmeye başlar.
Oturan veya yatan
çocuğu oyalamak için "gelincik" oyunu gösterildiği de olur. Bu, baş ve serçe
parmakları yanlara açık bir ele yemeni gibi bez sarardı ve açık parmakları iki
kola benzeterek kukla haline gelen bu çengiyi aynı veya başka tekerlemeler
söylerken oynatmaktan ibarettir. Her çocuğun hoşlandığı, cidden sevimli ve kolay
bulunuşlu bir hava kuklasıdır. Öğreten anne de,
öğrenen yavru da bu işi farkında olmadan her fırsatta tekrar ederler. Annenin
kendi çocukluk hatıralarıyla bebeğin sevinci birlikte oynaşmış olur. Böylece
yavru, yürüyüp konuşmazdan önce sevinçli agularla kalgıyarak oynamaya girişmiş
sayılır. Bu insiyakî
(kendiliğinden) ve taklidî oyun telkinciliği geleneği Türk analarının inhisarına
(tekeline) alınamayacağına göre, konunun mukayeseli bir şekilde milletlere şamil
(yaygın) olarak incelenmesi gerekir.
|