Şanlıurfa Türkülerinde Tema

Uygarlığın Doğduğu Şehir: Şanlıurfa

Halk Kültürü

Şanlıurfa Halk Müziği'ne Genel Bir Bakış

Şanlıurfa Türkülerinde Tema

Müzik, Şanlıurfalının hayatının önemli bir bölümünde yeraldığından kafası, ruhu, gönlü, sürekli müzik aşkı ile doludur.

Şanlıurfalı ifade edemediği bütün duygularını, coşkusunu, sevincini, kederini, yasını türkülere dökebilmiş ve bir noktada kendi kendini türkülerle ifade etmiştir.

Ağlama yar ağlama (Anam)
Mavi yazma bağlama
Giderem tez gelirem (Anam)
Ele gönül bağlama

Eyledir yar eyledir
Gerdan altı yayladır
Almış yari dizine
Hem öper hem söyletir

Çoğu zaman aşkın en doruk noktasında sevgiliye yakılan bir uzun hava ile kabahatini dahi kabullenir:

Küsme dilber barışalım
Her kabahat bendedir
Her kabahat bende ise
Ela gözler sendedir

Sevilen bir yiğidin öldürülmesi üzerine de en yanık türküleri Şanlıurfalının ağzından duyabilirsiniz.

Mezarım üstüne gülü ektiler
Yeni gelin kimin kefen diktiler
Bütün ahbaplarım boyun büktüler
Nen eyle Zekim nen eyle
Cenazem geçiyor sen şivan eyle

Tüm bunların yanı sıra Şanlıurfa türküleri genellikle gurbet, ayrılık ve hasret üzerinedir:

Çadır kurdum gurbet elin düzüne
Hasret kaldım ana baba yüzüne
 Baş koymadım nazlı yarin dizine

Kardaş kâh gidelim sılaya doğru
Kardaş kâh gidelim Urfa’ya doğru

.............

Urfa’nın çayları çağlayıp akmaz
Garibem üzüme kimseler bakmaz
Beklerim postayı mektubum çıkmaz
Diyarı gurbette ağlar gezerim

Şanlıurfalının mayası kâhramanlıkla yoğrulmuştur. Özgürlük ve vatan sevgisi için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan, bağrı yanık Anadolu insanına tipik bir örnek teşkil eder. Şanlıurfa türkülerinde kahramanlık örneklerini de her zaman görebiliriz:

Kolumu salladım toplar oynadı
Karadaş içinde asker kaynadı
Yaşasın Urfalılar teslim olmadı

Dı yeri yeri kumandanlar yerı
Askerlerin gidiyor dönmüyor geri

..........

Şanlıurfalı, türküsüne bazen bir tarihi olayı yüklemiştir. Yukarıda örneği verilen türkü Urfa’nın 1920 yılındaki düşman işgalinden kurtuluşunu işlerken, aşağıda örneği verilen türkü ile de Erzurum 93 (1878) Osmanlı-Rus savaşından izler yansıtmaktadır.

Ordumuz gitti Muş’a dayandı
Daşı toprağı kana boyandı
Bitlis’i gördüm yüreğim yandı

Ağlama aney belki gelirem
Ölüm olmazsa seni görürem (Rûz-ı mahşerde seni görürem)

............

Şanlıurfa türkülerini oluşturan halk şiiri de çok zengin özellikler taşımaktadır. Zengin bir kafiye örgüsü, türküye uygun (söyleyiş kolaylığı sağlayan) redif uyumu, duygu bütünlüğü ile anlatım zenginliğinden kaynaklanan söz güzelliği ve ezgilerdeki sanat unsunu, işleniş biçimi, motifleri gibi nitelikler Şanlıurfa türkülerinin sevilip beğenilmesindeki önemli temel unsurlardandır.





 
Bu site Kültür ve Turizm Bakanlığı Bilgi Sistemleri Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanmıştır.
Bu sayfa 1588 kez gösterilmiştir.