Safranbolu’nun genel dokusunun yanında, ilçedeki anıtlar da tek başlarına
önemli özellikler gösterirler. Yerleşimin en eski yapısı, ahşap tavanlı
camilerin ilki olan Cami-i Kebir mahallesindeki Eski Cami, diğer adıyla Gazi
Süleyman Paşa Camii’dir. Yapının kesin yapım tarihi bilinmemekle beraber,
1309-1340 yıllarında Candaroğlu Beyliği’nin başında bulunan, sanata ve
sanatçılara yakınlığı ile tanınan Şücaüddin Süleyman Paşa tarafından
yaptırıldığı görüşü hakimdir. Onarımlar sonucu yapı özgün görünümünü tamamen
yitirmiş durumdadır. Yine Süleyman Paşa tarafından inşa ettirildiği belirtilen
ve artık kullanılmayan Eski Hamam'ın Bizanslılar zamanından kaldığı öne
sürülmektedir.
Çarşı içindeki Cinci Hanı 1640-48 yıllarında, Köprülü Camii 1656-61 yılları
arasında inşa edilmiştir. 1779 tarihli Kazdağlı Camii ise ortası kubbe, yanları
aynalı tonozla örtülü üç bölümlü son cemaat yeri, kare plânlı ve tromp geçişli
kubbeyle örtülü ibadet mekânından oluşur. Safranbolu’daki ikinci ahşap tavanlı
örnek, İzzet Mehmet Paşa mahallesindeki Hidayetullah (Dişçi) Camii’dir.
Yakınındaki, günümüze gelememiş çeşmenin kitabesine dayanarak caminin 1693-94
yılında inşa ettirildiği anlaşılmaktadır. Safranbolu’nun en anıtsal yapısı olan
İzzet Mehmed Paşa Camii, Sadrazam Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa tarafından 1796
yılında inşa ettirilmiştir. Çoğu moloz taşlarla yapılmış ve sıva ile kaplanmış
diğer camilerden farklı olarak kesme taşlarla kaplanmıştır. Üzerinde Sultan III.
Selim’in (1789-1807) tuğrası bulunan mermer minberin bezemeleri dikkat
çekicidir. Örtü sistemi ise kalem işleriyle süslüdür.
1767 yılında inşa edilen Dağdelen Camii ile 1878 yılında bir derenin üzerine
inşa edilmiş yuvarlak kemere oturan Lütfiye (Kaçak) Camii önemli eserler
arasında sayılmalıdır. Lütfiye Camii, gerek tavanı, gerek ahşap korkuluklu
mahfili, gerekse de ahşap minaresi büyük ölçüde özgünlüğünü korumaktadır.
Yapının kanımızca daha iyi bir biçimde korunmasının temel nedenlerinden biri,
yerleşim merkezinin dışında yer alması ve az sayıda cemaati bulunmasıdır. Mescit
Mahallesindeki 1885 tarihli Mescid Camii de ahşap tavanlı örneklerdendir. İlçedeki 4 türbeden üçü Halvetî tarikatı şeyhleri için yapılmıştır. Hacı Emin
Efendi Türbesi (1866), Şeyh Mustafa Türbesi ile Ali ve Hasan Baba Türbesi'nin
(1871) yanında, 1845 yılında Safranbolu’da vefat eden Köstendil Kaymakamı Hasan
Paşa için yaptırılan türbe, benzerleri arasında en gösterişli olandır.
Safranbolu’nun çeşitli mahallelerinde bulunan çok sayıda çeşme arasında 1661
tarihli Köprülü, 1691 tarihli Taş Minare ve 1803 tarihli Hidayetullah çeşmeleri
camileri ile birlikte yapılmış, diğerleri ise müstakil örneklerdir. Müstakil
örneklerden en erken tarihlisi, Baba Sultan mahallesindeki 1682 tarihli Hürgele
(Akça Su) Çeşmesi’dir.
Safranbolu’nun Kıranköy semtinde yer alan Ulu Cami ise, 1956 yılında
kiliseden dönüştürülmüştür. Hagios Stephanos adıyla tanınan Kilise’nin 1093
yılında yaptırıldığı öne sürülmektedir.
Safranbolu, yalnız konutlarıyla değil, değişik özellikler
gösteren Osmanlı anıtlarıyla da önemlidir. İlçenin ticaret dokusunu oluşturan
Çarşı içinde ve Çeşme mahallesinde yer alan Cinci Hanı, Cinci Hoca namıyla
tanınan Safranbolulu Kazasker Molla Hüseyin Efendi tarafından 1640-48 yıllarında
yaptırılmıştır. Moloz ve kesme taşlarla yapılmış han, revaklı açık avlu ve
kapalı bölümden oluşan karma tipteki hanlardandır. Özgününde ocak nişli ve
kubbeli 65 odası olan yapı, sonraki onarımlarda büyütülerek 150 odalı hale
getirilmiştir.
|