1950'li yıllardan başlayarak, koruma bilinci oluşturmak, bu amaçla çeşitli
etkinlikler düzenlemek, doğrudan plân, proje üretimi ve korumaya yönelik
uygulamalar yapmak gibi değişik amaçları bulunan yeni sivil toplum örgütlerinin
kurulduğu görülmektedir. Bu örgütlerin arasında ICOMOS (Uluslar Arası Anıtlar ve
Sitler Konseyi) Türkiye Millî Komitesi ile ICOM (Uluslar Arası Müzecilik
Konseyi) Türkiye Millî Komitesinin özel bir yeri vardır. UNESCO bünyesinde görev
yapan iki uluslar arası kuruluşun Türkiye uzantısı olan bu Millî Komiteler,
yarı-kamusal bir niteliktedir. Bir diğer kamu hizmeti gören kurum Türkiye Mimar
ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) bünyesinde görev yapan Mimarlar Odasıdır.
Özellikle üyeleri arasında iletişim sağlamak, kamu bilinci oluşturma ve
geliştirmek, ilgili kamu kuruluşlarına çeşitli konularda görüş bildirmek gibi
görevlerini ülke ölçeğinde sürdürmektedir. Tamamen sivil toplum örgütü niteliğindeki kuruluşların en eskileri arasında
bulunan Tarihî Evleri Koruma Derneği 1976'da kurulmuştur. Amacı, geleneksel
konutların korunması konusunda bilinç oluşturmak, sorunları belirlemek ve ilgili
kuruluşların dikkatini çekmek olarak özetlenebilir. 1978'de EUROPA NOSTRA
Birliğine giren Derneğin en önemli etkinliği 1983 yılından bu yana değin
sürdürdüğü Tarihî Türk Evleri Haftası’dır. 1965'te kurulan Yapı Merkezi
özellikle yayın alanında korumaya katkıda bulunmakta, bunun yanı sıra korumaya
yönelik proje ve uygulamalar da yürütmektedir. Bunlar arasında Selanik-Atatürk
Evi ve Çırağan Sarayı ile ilgili projeler bulunmaktadır. 1976 yılında Turizm Bakanlığının girişimiyle kurulan Türkiye Anıt Çevre ve
Turizm Değerlerini Koruma (TAÇ) Vakfı korumaya yönelik proje ve uygulama
hizmetleri yapmaktadır. İstanbul'daki çeşitli etkinlikleri dışında Ankara
Kaleiçi Evleri, Bursa- Hünkar Köşkü, Birgi-Çakırağa Konağı ile de ilgilenen
Vakfın kitaplığı ve dokümantasyon merkezi bulunmaktadır. 1990 yılında kurulan
Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma (ÇEKÜL) Vakfı, diğerlerine oranla yeni bir
kuruluş olmasına karşın, gerek kültürel ve gerekse doğal değerlerin korunması ve
geliştirilmesi konusunda en etkili kuruluşlardan bir tanesidir. Oluşumu yeni tamamlanan bir diğer sivil toplum örgütü “Tarihî Kentler Birliği
(TKB)”dir. Birlik, 1999 yılında 50. yılını kutlayan Avrupa Konseyinin yine aynı
yıl başlattığı “Avrupa Tarihî Kentler Birliği” örgütlenmesinin de Türkiye ulusal
kesimini oluşturmaktadır. Avrupa Konseyinin 1975’de ilân ettiği “Avrupa: Bir
Ortak Miras” kampanyasının da 25. yılı olması nedeniyle, 2000 yılının
örgütlenmede eyleme geçme yılı olmasını benimseyen Avrupa Tarihî Kentler
Birliği, 7-8 Ekim 1999’da Strasbourg’daki toplantısında; “Üye ülkelerin de kendi
tarihî kentler birliğini kurmaları gerektiğini” karar altına aldı. 1991 yılında
kazandığı “Avrupa Kenti Ödülü” nedeniyle Strasbourg’daki toplantıya Kültür
Bakanlığının isteğiyle “Türkiye Temsilcisi” olarak katılan Bursa Büyükşehir
Belediyesi, ilk hazırlıkları üstlenmiştir. Sadece birkaç örneği verilen ve ağırlıklı olarak taşınmaz kültür varlıklarını
korumayı ve değerlendirmeyi amaçlayan bu kuruluşların yanı sıra, doğal çevrenin
korunması ve geliştirilmesi alanında, 1955'te kurulan Türkiye Tabiatını Koruma
Derneği, 1972'de kurulan Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu, 1975'te
kurulan Doğal Hayatı Koruma Derneği, 1978'de kurulan Türkiye Çevre Sorunları
Vakfı ve 1992’de kurulan TEMA Vakfı sayılmalıdır.
|