TANZİMAT DÖNEMİNDE JÖN TÜRK BİR TASARIMCI: EBUZZİYA TEVFİK İmparatorluğun baskıcı yönetimine karşı çıkan, sürekli muhalif bir aydın
olarak Ebuzziya Tevfik daha çok siyasî kimliği ile birlikte, Türk basın
tarihinde önemli yer tutan gazete ve dergileriyle tanınır. “Ruzname-i Havadis”,
“Tasvir-i Efkar”, “Terakki”, “Diyojen”, “Hakayıkü'l Vekayi”, “Hadika” ve “Sirac”
gibi yayın organlarında yazıları yayımlandı. Bu arada en yakın arkadaşı Şinasi 1871’de vefat etti. Yeni Osmanlılar’ın
destekçi ve koruyucusu Mustafa Fazıl Paşa, Şinasi'nin sahibi olduğu Tasvir-i
Efkar Matbaasını alarak Ebuzziya Tevfik ve arkadaşlarına bağışlandı. Muhalif
düşüncelerinden dolayı Rodos’a sürgüne gönderilen Ebuzziya Tevfik, sürgün dönüşü
1880'den sonra matbaacılık alanına ağırlık verdi. 1900 yılı Konya sürgününe
kadar “Salname-i Kameri Takvimün Nisa” gibi adlar veya genel başlıklar altında,
toplam 18 tane yıllık türü yapıt yayımladı. Ebuzziya Tevfik, devrin fikir,
edebiyat, sanat ve kültür dünyasını yansıtan “Mecmua-i Ebuzziya”yı da yine
1880'den sonra çıkardı. Eski matbaasını devreden Ebuzziya Tevfik Türk basımcılık
tarihinde bir dönüm noktası sayılabilecek Matbaayı Ebuzziyayı kurdu. 1900 yılına
kadar yurt içi ve yurt dışında hayranlık uyandıran sanat değeri yüksek
tasarımlarla, kendi yapıtları ve dönemin önemli, ünlü sanat ve düşün adamlarına
ait yüzlerce yapıtın basımını yaptı. Bir süre ”Mekteb-i Sanayi” müdürlüğü yapan
Ebuzziya Tevfik 1900 yılında Konya’ya sürüldü. Burada, daha önceden de çalıştığı
“kufi hat”, “arabesk” süsleme çalışmaları yapan Ebuzziya Konya'da bu ilgisini
duvar seccadelerine yansıttı. Ebuzziya Tevfik’in tasarımcı yanına gelince, 1881
yılında Matbaa-i Ebuzziya adını verdiği basımeviyle ilk kez kitap dizileri
yayımlamaya başladı. Bu kitapların tasarımlarını derin kültürü ve seçkin sanat
zevkiyle kendisi gerçekleştiriyordu. Almanların Bibliothek dizisini araştıran
Ebuzziya, Kitaphane-i Ebuzziya dizisinin yayımına girişti. 1887'de başlayan
Kitaphane-i Ebuzziya bugünkü anlamda dizi yapıtların başlangıcıdır denebilir. Bu
dizinin önemli özelliği de; yapıtların tasarımında ve üretiminde tutarlılık ve
kararlılık izlenmesidir. Kitaplarda kullanılan yazı karakteri, metinde ve
kapakta kullanılan kağıdın kalitesi, tasarım özellikleri ve renkler ilk kitaptan
son kitaba kadar aynıdır. Bu yaklaşım gerçek anlamda kurumsal kimlik
oluşturulması demektir. Bu diziyle halkta okuma sevgisi geliştirmeyi ve kişisel
kitaplık oluşturmalarını sağlamayı amaçlamıştır. Ebuzziya Tevfik'in bu
dizilerinde sistemli bibliyografik bilgiler verilmeye başlandı. Ayrıca iç kapak
çalışması kitabın tam künyesini vermekteydi. O güne dek kimi kitaplar iç kapak
düzenlenmeden basılıyordu. Bu düzensizlik ve eksikliklerle kitaba ilişkin
bilgiler yeterli olmuyordu. Ebuzziya'nın bu çalışma sistemi, o günler için öncü
nitelik taşıyordu. Ayrıca dış kapak ve iç kapak tasarımları sanatsal bir uyum
içindeydi. Ebuzziya'nın “Reb-i Marifet” adlı yayınının 1886. sayısında ilk kez
Avrupa'da yapılmış çinko klişelerle resimler basılmıştır. Diğer yenilikçi
girişimlerine gelince; Renkli kitap basmış, sayfalarda renkli çerçeveler kullanmıştır.
Tasarımlarında batı etkisi Art Nouveau göze çarpar. Aynı sayfada üç renkli
baskıyı gerçekleştirmiştir. Ayrıca Arap harflerindeki Osmanlıca açısından
basımda karşılaşılan eksiklikleri gidererek kalıplar hazırlatıp harfler
döktürmüştür. Kitap baskılarında bunları kullanmıştır. 16 puntoluk yazıyı 14
punto olarak döktürmüştür. Bu yeni harf çeşidi "Ebuzziya Hurufatı" olarak
tanınmıştır. Kufi yazıyla da harfler döktürmüştür. Renkli ve tek renk
kartpostallar basmıştır. Ebuzziya Tevfik'in başarıları yurt dışında da
hayranlıkla izlendi. Dünyanın matbaacılık merkezi olan Leipzing'de her yıl
yayımlanan, güzel ve kaliteli baskı örneklerine yer veren Aus-Tausch, 1891-1899
yılları arasında Matbaa-i Ebuzziya'nın bastığı çalışmalardan üç örnek sunmuştur.
1898'de de matbaacılık alanına yaptığı katkılar için Fransa hükümetinin "Liyakat
Madalyası"yla onurlandırılmıştır. Para tasarımlarında geleneksel kompozisyon kurgusu zaman
içinde yalınlaşmıştır.
|