Uygarlığın Doğduğu Şehir: Şanlıurfa
İlkçağdan Günümüze Urfa'da Sanat ve Edebiyat
Cumhuriyet Dönemi (1923-2000) M. Akif İNAN
(Şair-Yazar) 12 Temmuz 1940 yılında Urfa’da doğdu. İlk ve ortaokulu Urfa’da,
liseyi Maraş’ta bitirdi. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı
bölümünü bitirdi. Urfa’da lise ikinci sınıf öğrencisi iken Derya adlı bir fikir
ve sanat dergisi çıkardı. 1961-64 üniversite yıllarında Hilâl Dergisi ve
yayınevini yönetti. 1969 yılında Edebiyat, 1976 yılında Mavera dergisinin
kurucuları arasında yer aldı. 1977 yılından itibaren Yeni Devir ve Milli
Gazete’de günlük yazılar yazdı. 1964-69 yıllarında Türk Ocakları Merkez Müdürü,
1969-72 yıllarında bir sendikada Eğitim Uzmanı olarak çalıştı. Uşak İmam-Hatip
Lisesinde, Gazi Eğitim Enstitüsünde ve Ankara Fen Lisesinde Edebiyat
Öğretmenliği yaptı. 1992 yılında kurulan Eğitimciler Birliği Sendikasının ve
ardından da Memur Sendikaları Konfederasyonunun Genel Başkanlığına seçildi. Son
yıllarda sendikacılık faaliyetleriyle birlikte bazı televizyonlarda düşünce ve
sanat üzerine sohbet programları yaptı. 6 Ocak 2000 yılında Urfa’da vefat etti.
İslâmi Edebiyatın önde gelen sanatçı düşünce adamlarından biri olan Akif
İnan, Divan Edebiyatına yaslanarak ve İslâm Tasavvufundan beslenerek çağdaş bir
söylem yakalamış müstesna şairlerden biridir. Kendine özgü bir dil oluşturduğu
şiirlerinde mistik duyarlığıyla öne çıkan Akif İnan, çağdaşları kadar velud bir
yazar değildir. Yaşamı boyunca toplam 2 şiir kitabı 2 deneme ve bir ders kitabı
olmak üzere toplam 5 kitap yazan Akif İnan, daha çok eylem adamı olarak kendini
göstermiştir. Özellikle yaşadığı dönemde bir fenomen olan Necip Fazıl’ın
çevresinde bulunmuş, onun takdirlerini almış bir şair olarak bulunduğu çevre
içinde davranışı ve hitabetiyle ağabeylik yapmıştır. Akif İnan’ın şiirlerinin
temel konusu aşk’tır. Yaşadığı şehrin ve beslendiği kaynağın izini
bulabileceğimiz şiirlerinde beşeri aşktan ilâhi aşka doğru bir geçiş hemen
sezilir. Şiirlerinin edebiyat tarihimiz açısından önemi kuşkusuz Divan
Edebiyatına yaslanarak çağdaş bir söylemle şiirler yazmış olmasındandır. Çünkü
Akif İnan’dan sonra Behçet Necatigil, Attila İlhan ve Turgut Uyar gibi usta
şairlerimiz Divan Edebiyatından faydalanarak şiir yazmışlardır. Şiirinden örnek: Şehir Gazeli Her eylem yeniden diriltir beni
Nehirler düşlerim göl kenarlarında Ey deprem gel yetiş bu şehirlerin
Doğayı çarpıtan konumlarına Doğ ey güneş erit taştan adamı
Ve kurut taşları diken elleri Babamın gölgesi koruyor beni
Oh ne güzel şehir bu eski şehir Dönüştür ey kalbim bahçeli eve
Anlamı ezen o makineleri Kurtuluş haberi olsun dünyaya
Ayırma üstümden bir an gölgeni.
|