Göreme Millî Parkı, Orta Anadolu’da Nevşehir ili ile Avanos ve Ürgüp ilçeleri
arasındaki 40 kilometrekarelik alanı kaplamaktadır. Anıtlar Yüksek Kurulu
tarafından 10 Temmuz 1976’da yürürlüğe konan “Kappadokya Genel Koruma
Projesi”nin ardından, 6 Aralık 1985’de UNESCO Dünya Miras Listesine dahil edilen
Göreme vadisi, eskiden etkin olan volkanik bölgede yer alan aşınmış bir
platodur. Geç Pliyosen dönemde özellikle Erciyes Dağı’nın volkanik
patlamalarıyla 10.000 km2lik bir alan tüf tabakasıyla, Erken Pleistosen dönemde
ise andezit ve bazalt lavları ile kaplanmıştır. Bunun sonucunda, yumuşak
tabakalar, “peri bacaları” olarak adlandırılan oldukça düzgün konik tepeler ve
hava etkisiyle oluşan değişimlere dayanıklı düzensiz kütleler biçimlenmiştir.
4. yüzyıldan 13. yüzyıla kadar sürekli iskân gören bölgede oldukça uyumlu bir
kırsal görüntü ortaya çıkmıştır. Özellikle, “peri bacaları” olarak adlandırılan
konik tepecikler ve kaya yüzeyleri oyularak kiliseler, şapeller ve çeşitli
işlevler için kullanılmış mekânlar biçimlenmiştir. Hıristiyan dininin yasak
olduğu dönemlerde bu mağaralar sığınma yeri, konut, depo ve ibadet mekânları
olarak kullanılmıştır. Günümüzde yılda yaklaşık bir milyon kişi tarafından
ziyaret edilen bölgenin en önemli kiliselerinden olan Tokalı Kilise’de,
Iccrom’un katkılarıyla başlatılan duvar resimleri restorasyonu 1980’lerde
tamamlanmış, aynı türdeki çalışmalar 1981’de Karanlık Kilise’de başlatılmıştır.
Yapılardaki koruma çalışmaları da Orta Doğu Teknik Üniversitesi ve uluslar arası
kuruluşların işbirliği ile yürütülmektedir. İçi eşsiz duvar resimleriyle bezeli
yüzlerce eseri barındıran bölgede, doğal yapının ve tarihî eserlerinin
korunmasından Kültür, Turizm, Tarım ve Orman bakanlıkları sorumludurlar. Bu
bağlamda, yapılaşmaya kesin sınırlamalar getirilmiş ve mevcut yapıların
korunabilmesi için yönetmelikler çıkarılmıştır. Bu alanın içine Göreme ve yakın
çevresi dışında Avcılar ve Çavuşin de dahil edilmiştir. Tüm koruma ve
iyileştirme önlemlerine karşın, su, doğal erozyon ve depremler kilise ve
şapellerle içlerindeki duvar resimlerine büyük bir tehdit oluşturmaya devam
etmektedir. Özellikle güç ulaşılabilen kesimlerde tahribat daha da dikkat
çekicidir.
|